Türkiye'nin Fight Club Kahramanı : Hanefi Avcı

Hanefi Avcı'nın kitabı piyasaya çıktığında fırtınalar koparacak zannetmiştim. Gerçi uzun süre konuşuldu ama benim beklediğim etkinin onda birini ancak yaratmıştır. Çünkü kitaptaki iddialara göre Fethullah Gülen cemaati devlete istediği gibi yön verebiliyor, istediği insanları hapse attırabiliyor, yalan yanlış delillerle insanların hayatını karartabiliyor. Kısacası kitapta devletin adalet ve emniyet gibi iki temel yapıtaşının tamamen cemaatin eline geçtiği iddia ediliyor.

Türkiye'nin çok güçlü bir devlet geleneği olduğundan övgüyle bahsedilir hep. Hanefi Avcı bu söylemi ters yüz eden açıklamalarda bulunuyor. Bulunuyor da ne oluyor? Bu kadar büyük bir iddianın araştırılması gerekirken araştırılanları hepimiz izliyoruz.

Araştırmalar sonucunda, önce Hanefi Avcı'nın çapkınlığını öğrendik, sonra işkenceci olduğunu en sonunda da kendisini miliyetçi-muhafazakar olarak tanımlamasına rağmen esasında Devrimci Karargah örgütü gibi sol bir örgüt üyesi olduğunu. Brad Pitt'in başrolünde oynadığı Fight Club'ı seyretmiş olanınız varsa hatırlar. Tam oradaki durum baş gösteriyor. Filmde gündüz kendi halinde gayet efendi birisi olan kahramanımız akşamları tamamen kişilik değiştirip bambaşka biri oluyordu. Hanefi Avcı'nın durumu da bence buna uyuyor. Bir yandan sağcı ve polis iken bir anda hop solcu ve terörist oluyor (Burada sağcı ve solcu ayrımları iyi-kötü anlamında değil, karşıtlık anlamında kullanılmıştır). Ben bunun sadece filmlerde olduğunu zannederdim meğer gerçekte de olabiliyormuş.

Benim anlamadığım bizim bu Fight Club hikayesine ciddi ciddi inanmamız bekleniyor ve ne yazık ki en acısı adına medya dediğimiz ve demokrasilerde 4. güç olarak bahsedilen yapı bizi bu hikayeye inanmaya zorluyor. Bu olay göstermiştir ki yandaş medya yandaşlık sınırlarını artık aşmış, olaylarda taraf haline gelip, kraldan çok kralcılık yapmaktadır.

Çok şükür ki, medyada yaşanan bütün bu yozlaşmaya karşın hala gazetecilik yapmaya çalışan insanlar bulunmaktadır. Fakat ne yazık ki onlarda şu an hedef tahtası haline gelmişlerdir. Bunun son örneği ise Vatan gazetesi yazarı Ruşen Çakır'dır. Hanefi Avcı'nın kitabı çıktığında kendisini NTV'de ki programına çağırdığı ve köşesinde Hanefi Avcı'nın iddiaları çok ciddidir, mutlaka incelenmesi gerekmektedir diye yazdığı için bugün kitabın bazı kısımlarını onun yazdığı yönünde manipülasyonlar yapılmaktadır.

Ruşen Çakır son dört yazısını Hanefi Avcı olayına ayırdı. Mutlaka okunması gerektiğini düşünüyorum. Onun için linklerini aşağıya veriyorum. Bu ülkenin gerçek gazetecilere olan ihtiyacı sanırım hiç bu kadar çok olmamıştı.

Gelelim Hanefi Avcı'nın kamuoyunda itibarsızlaşmasına yönelik yapılan diğer iki iddiaya yani, karısını aldatması ve işkenceci olmasına. Birinci iddaa için söylenecek bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bu kamuoyunu değil Bayan Avcı'yı ilgilendirir.

İkinci iddianın yani Hanefi Avcı'nın işkenceci olduğunun, iddia değil gerçek olduğunu Hanefi Avcı kendisi de söyledi zaten. Burada benim anlamadığım nokta şudur, Hanefi Avcı'nın zamanında işkence yapmış olması ile cemaat hakkında yazdıkları arasında ben bir bağlantı göremiyorum. Bu bağlantıyı kurabilen varsa çok takdir ederim. Zamanında işkence yaptı diye bütün söylediklerini göz ardı mı edelim. Adam diyor ki devlet elden gidiyor hatta gitmiş sizde diyorsunuz ki ama sen işkencecisin. Bence dam üstünde saksağan vur beline kazmayı lafı bu durumu çok güzel anlatıyor. Aman yanlış anlaşılmasın Hanefi Avcı'nın işkenceci yönünü aklamaya çalışmıyorum, bilakis işkenceden ötürü yargılanmasını çok isterim ama buradaki durum çok farklı. Resmen dezenformasyon yapılmaya çalışılıyor. Bu tuzağa düşmemek lazım bence.

Biraz uzun oldu kusura bakmayın ama bu konunun ülkenin geleceği için çok önemli olduğunu ve sürekli gündemde tutulması gerektiğini düşünüyorum.

Not: Zaman gazetesinde Hüseyin Gülerce, Fethullah Gülen'le görüşmüş ve ona Hanefi Avcı'yı sormuş. Fethullah Gülen'de kendisinin kimseye zarar veremeyeceğini söylemiş ve örnek olarak odasına giren arıya nasıl baktığını anlatmış. Eğer Fethullah Gülen anlattığında ciddiyse çok komik, şakaysa hiç komik değil.

http://haber.gazetevatan.com/avciya-bu-dunyada--cehennemi-yasatmaya-basladilar/331594/4/Yazarlar/73

http://haber.gazetevatan.com/hanefi-avci-neden-beni-aradi/331785/4/Yazarlar/73

http://haber.gazetevatan.com/iddialar-dogru-olsa-bile-hocaefendinin-haberi-yoktur/332509/4/Yazarlar/73

http://haber.gazetevatan.com/Haber/333118/1/Gundem

http://www.milliyet.com.tr/gulen-den-hanefi-avci-ya-dolayli-yanit/turkiye/sondakika/07.10.2010/1298610/default.htm

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şarap Likörü ve Bozcaada

ÖZAL'IN MEZARI NEDEN AÇILDI (YA DA ENİŞTEM BENİ NİYE ÖPTÜ?)

Tali'nin Hikayesi