Birlikte

Boynumuzu büküp her gün, her yeni gün, bize biçilen rolleri oynuyoruz, varolanları, yönetenleri, kuralları artık hiç sorgulamaz olduk, farkında mısınız? Herhangi bir muhalefet de seküler kaygıların çok da ötesine gidemiyor. Buradaki arayış ise o kaygının ne kadar sığ olduğundan da yakınan bir arayış… Neyin arayışı: siyasi iradenin, siyasi cesaretin, hatta sadece siyasetin… Hepiniz nereye kayboldunuz? Türkiye’de bugün işsizlik çok büyük boyutlarda, devlette iş arayışındaki insanlar da düşünceleri yüzünden işe alınmıyor, yolsuzluk inanılmaz derecelerde, açlık, sefalet, yoksulluk, yokluk, kötü yönetim artık kanıksadığımız şeyler haline geldi. Hiçbirimiz artık kaygı duymuyor muyuz? Hiçbirimiz artık bir şeylerin değişmesi gerektiğine ve değişebileceğine inanmıyor muyuz? Nasıl bu hale geldik? Aslında bu yazı bir çağrı, daha iyi bir gelecek isteyen insanlara bir çağrı. Siyasetin artık sadece seküler ve anti-seküler kavramlarına sıkıştırılmadığı, sosyal politikaları, sağlık politik

tek ve hür bir ağaçta kardeşçe yaşamak böyle olsa gerek!...

Birlikte, yanyana gelmek demek, dağılıp yeniden toplanmak, dağılmadan devam etmek demek, en çok birlikte yola çıkmak demek, yola çıkarken birbirini düşünmek demek, yolculuktan farklı keyifler almak demek, farklarımızdan mutlu olmak demek, yanyana değilken de orada olmak demek, oradayken paylaşmak, paylaşırken çoğaltmak demek, çocuk olmak demek, büyümek demek, birdir bir oynamak, saklambaç'da saklanmak demek, misketleri alıp kaçmak demek, simiti bölüp paylaşmak demek, belki de çay demlemek demek, demi beklemek demek, yol demek yordam demek, yağmurda ıslanmak, çamurda paçaları kirlenmek demek, altı delik ayakkabı demek, sümüğü akmak demek, seğmenlerde kahvaltı etmek, kuğuluda çekirdek çitlemek demek, yürümek demek durmak demek, durup düşünmek demek...